11 Ağustos 2008

BUNLAR BENİM ESERİM :)

Belki alakasız olacak ama,tabureler ve sandalyeyi ben kapladım.Esasında sandalyelerim iki tane...Kumaşımı çok önceden sevdiğim için almıştım,ne yapacağıma bir türlü karar veremiyordum.Ya çanta ya da önlük yaparım diye düşünüyordum.Birgün kullanmadığım,kenarda duran taburelerimi görünce resmen kafamda bir şimşek çaktı :))
Taburelerim çok şirin olunca,sandalyelerimi de kaplamayı denemek istedim.Fena da olmadı,ben çok mutlu oldum ve sizinle paylaşmak istedim.
Bu arada mutfakla da aram biraz açıldı,sıcaklardan fazla birşey yapamıyorum.Yaptıklarım da hep aynı olduğu için,resmini çekmiyorum.Sizinlede paylaşamıyorum.
Sonbahar da umarım daha bir üretken olurum,sevgiler...

09 Mayıs 2008

ÇİLEKLİ JÖLELİ MİNİK KEKLER




Uzun bir aradan sonra,herkese merhaba...
Yeni eve taşındığım için,işlerim umduğundan uzun sürdü.Ama yeni evimde çok mutluyum ve bana uğur getireceğini umud ediyorum.Çünkü evim hiç ummadığım bir anda karşıma çıktı ve birden taşınmaya karar verdim.
Neyse gelelim uzun zamandır beklenen tarife...
Çilekli ve jöleli minik keklerimden yapmak isterseniz,yukardaki silikon kalıplarından almanız gerekiyor :))
Bu keki isterseniz,normal kek kalıbında da yapabilirsiniz.
Malzemeler:
3 yumurta
1/2 su b. sıvıyağ
1/2 su b. süt
1 paket çilekli puding(toz olarak,pişmemiş)
2 su b. un
1 su b. toz şeker
1 paket kabartma tozu
Hazırlanması:
Yumurta ve şekeri iyice çırpalım.Sırasıyla,pudingi-yağı ve sütü ekleyerek karıştırın.Unu ve kabartma tozunu eleyerek ilave edelim.Hepsini iyice karıştırdıktan sonra,minik kalıplarımıza dökelim.Kalıbı tam olarak doldurmayalım,yaklaşık 80 adet çıkıyor.
Önceden ısıtılmış,175 derece fırında 20 dakikada pişiyor.
Kekimiz kenarda soğurken,çilekli jölemizi hazırlıyorum.Jöle hafif katılaşmaya başlayınca,kekin ortasındaki minik boşluklara dolduruyorum.
Çocuklar bu minik keklere bayılıyorlar,sizede kolay gelsin.Sevgiler....

05 Nisan 2008

BUĞDAY SALATASI

Günlerim o kadar hızlı geçiyor ki,sizinle paylaşmak istediğim şeyler gittikce birikmeye başladı.Sevgili Yasemin'e Sencer bebeği sevmeye gitmemiz bile bir hafta olmuş.Arkadaşların çoğu bu haberi yazdılar,bende paylaşayım dedim.O kadar dolu ve güzel bir gündü ki...İyiki onları tanımışım ve böyle güzel dostluklar kurmuşum.Bu zamanda böyle paylaşmalar bana ilaç gibi geliyor.
Herkes o kadar güzel ve tadı harika şeyler yapmıştı ki...Ben de Ayşem'in hep istediği ve sevdiği buğday salatamdan yaptım.Tarifi esasında çok basit,herşey göz kararıyla yapılıyor.
İki bardak buğdayı bir gece önceden ıslatıyorum.Sabaha hepsi iyice şişmiş oluyor ve haşlıyorum.Haşlarken bazen düdüklü tencerede de yapıyorum.Piştiğini zaten hafifce dağılmasından anlarsınız,eğer çok dağılırsa tel süzgeç üzerindeyken soğuk suyun altıda hafifce tutun,kendini toparlar.İçine ister taze ister kuru soğan doğrayabilirsiniz.Maydanoz,dereotu da çok yakışıyor.Ben limonu az sıkıp,nar ekşiside ekliyorum.Bir de közlenmiş ve ince doğranmış kırmızı biber çok yakışıyor.Üzerine zeytinyağı ve tuz döküp iyice karıştırıyorum.Cevizlede süslüyorum.
Benim nacizane buğday salatamın tarifide böyle...
O güzel günün ayrıntılarını ve resimlerini görmek isterseniz aşağıdakilere tıklayabilirsiniz :))
Müge-Yasemin-Gülriz-Fadime-Pınar-Müge2-Neslihan
Bir de geçen hafta koşturmalarımın arasında sergi açılışı da vardı.Kâzım Karabekir'in sergisini Yapı Kredi'nin İstiklal caddesindeki Kültür Merkezinde görebilirsiniz.Erenköy'deki müzeden bir çok eşya bu sergi için Yapı Kredi binasına gitti.İnanın çok güzel hazırlanmış ve insan gurur duyuyor böyle bir yerde çalışıyor olmaktan.
Ayrınyıları buradanda görebilirsiniz:Sergi
Birde sevgili Eda benden bahsetmiş,çok sevindim ve mutlu oldum.İsterseniz ona da tıklayabilirsiniz :))Sevgiler....

19 Mart 2008

DOĞUMGÜNÜ MENÜSÜ

Çilekli ve sade marshmallows


Nefis kurabiyeler


Çilek jöleli minik kekler

Tarifler azzzzz sonraaaaa :))))


16 Mart 2008

SEVİMLİ MİNİK KANEPELER

Geçenlerde Ankara'lı altı ressam hanımın,sergi açılışına kanepeler hazırlamam istenmişti...200'e yakın bu minik kanepelerden hazırladım.İlk önce panik halindeydim,acaba beğenilirmi diye...O kadar övgü aldım ki,çok çok mutlu oldum...
Bunların yanında,minik çilekli ve kakaolu kekler de yapmıştım...Ama aceleden onların resmini çekmeyi unutmuşum...
Daha sonra da çok sevdiğim,arkadaşımın kızının doğumgünü için sipariş aldım.Geçen hafta onun koşturmacası ile geçti,yakında sizinle resimleri paylaşırım.
Sevgiler....

08 Mart 2008

ANASONLU HALKALAR

Artık burada sadece güzel şeylerden bahsetmek istiyorum.Çünkü,sevgili yeğenim Yasemin hamile ve o bizden çok uzaklarda....Onun üzülmesini ve endişelenmesini istemiyorum.Kendisi de sevgili Aybike gibi Austin,Texas'ta....Yasemin şimdide hamileliğini bizimle yazılarıyla paylaşıyor ve bende buradan içim rahat onu izliyorum...Bu arada ben şimdi büyük halamı oluyorum?Aman Tanrım yaşlanıyoruuuuuuuum...
Gelelim tarifimize.....
Malzemeler:
1/2 paket margarin
1/2 çorba kaşığı anason yağı
1 kahve fincanı sıvıyağ
6 çorba kaşığı toz şeker
1 çorba kaşığı anason
1 kahve fincanı süt
1 kabartma tozu
Aldığı kadar un(1/2 kg kadar)
Anasonları önceden iyice yıkayın,çok toz ve çöp çıkıyor.
Ben iki ölçüden yaptım,1 pakete yakın un kullandım.Yumuşak ve güzel bir hamur oluyor.Halkalar da uzun süre dayanıyor.
Fırınınızı önceden 170 derecede ısıtın.
Tüm malzemeyi iyice birbirine yedirerek karıştırın.
Hamuru halka şeklinde hazırlayıp,tepsimize diziyoruz.Üzerine yumurta sarısı sürüyoruz.Fırında 15-20 dakikada pişer.Afiyet olsun.....


23 Şubat 2008

CEVİZ EZMESİ



Malzemeler:
1/2 kg.ceviz
2 bardaktan biraz az toz şeker
3 yumurta
1 portakal kabuğu rendesi
Hazırlanması:Cevizleri rondodan geçirin,toz gibi olsun.1 portakal k.rendesini,tozşekerini,yumurtaları ve cevizi bir tencereye koyun.Orta hararetde pişirin.Devamlı karıştırın,helva gibi toparlanınca olmuş demektir.
Kenarda biraz soğumasını bekleyin.Eliniz yanmıyacak gibi olduğunda,minik minik yuvarlak şekil verin.Ortasına hafifçe bastırın,hepsi bitince pudra şekerine bulayın.Umarım dener ve beğenirsiniz.
Not:Bu resim sevgili Eda Suner tarafından yapılmıştır.Sağolsun,ben daha böyle güzel şeyleri beceremiyorum.Sevgiler...

17 Şubat 2008

ÖZEL İSTEK ÜZERİNE MARSHMALLOWS


Sevgili Ayşem,bu tarifi benimle paylaşmıştı.Zaten ne isteseniz hiçbir zaman düşünmeden verir.Paylaşmayı çoook sever...Bu tarif,www.dianadesserts.com dan bulunmuştur.(Homemade Marshmallows)
Malzemeler:21 gr.toz jelatin
1/2 cup soğuk su
2 cup tozşeker
2/3 cup glikoz
1/4 cup su
1 tutam tuz
1 paket vanilya
dökeceğimiz kalıbı yağlamak için sıvı yağ ve 1ölçü pudra ş.+1 ölçü nişas
Hazırlanması:Toz jelatin ve soğuk suyu 10 dakika çırpın.Tozşeker,glikoz ve suyu bir tencerede 1 dakika pişirin.Mikserle karıştırdığımız jelatinli karışıma,şekerli karışımı -tuzu ve vanilyayı da katıp 12 dakika çırpalım.
Ben ilk yaptığımda silikon mekik kalıplarıma dökmüştüm.İlk önce kalıbımı fırçayla yağladım.Üzerine Pudra ş.+nişasta karışımını bulayıp,marshmallows döktüm.Üzerine tekrar pudra ş.+nişastayı döküyoruz.Buzdolabına koyup,donmasını bekliyoruz.
Resimdeki görünen şekilleri de,marshmallwu kare borcama döküp,donduktan sonra küp küp keserek elde ettim.
Oğullarım ve arkadaşları çok beğendiği için,bir kaçkere yaptım.İkinci sefer yarısını beyaz döktüm.Kalan yarısına çikek esansı ve çok az kırmızı boya ekledim.Pembe ve mis gibi kokuyorlardı...
En son denediğimde de,daha büyük bir borcama döktüm ve ince oldukları için istediğim kalıpla kestim.Kalp,çiçek ve noel ağacı şeklinde çook şirin oldular.
Umarım dener ve beğenirsiniz...Ayşem'ciğim sana da çoook teşekkürler...
NOT:Bu arada tarifte ne deniyorsa aynen yaptım...

08 Şubat 2008

TUZLULARIM

Uzun zamandır yazamadım.Çünkü küçük oğlum,su çiçeği oldu.Neyseki aşılı olduğu için hafif geçirdik.Ama başka bir problemimiz var,orta kulak iltihabı... Yuvaya başladığından beri kulağımız hasta,gene antibiyotiğe başladım.Bir türlü kendimizi düzeltemedik.Bunların yanında bende grip oldum ve yerlerde sürünüyorum.
Ama hayatımda güzel şeylerde oluyor :)) Haftada iki gün Kâzım Karabekir Müzesinde işe başladım,bir şeyler yapabilmek o kadar güzel ki...Yukarda görülen tuzluları misafirler için yapmıştım.Çikolatalı muffin de hazırladım ve ikisi de çok beğenildi...Bunun üzerine ilerde gelecek misafirlere de yapmamı istediler ve siparişlerimi almış oldum :))
Bu tuzluları Sana'nın verdiği bir tarif kitabından buldum.O günden beri eşim hep bu tuzluları yapmamı istiyor.Tatlı yemeyi sevdiğim için pek tuzlu şeyler denemiyordum.Ama bu tuzlular gerçekten dışarda satılanlar gibi ve çok bereketli...Neyse lafı uzatmayayım ve tarife başlıyayım :)
Tuzlu çay kurabiyesi:
Malzemeler: 4 su bardağı un
1/2 çorba kaşığı tuz
1 paket kabartma tozu
1 çorba kaşığı sike
250 gr(1 paket)Sana Hamurişi(oda sıcaklığında yumuşatılmış)
2 yumurta
Hazırlanması:Unu,tuzu ve kabartma tozunu eleyin.Ortasını havuz biçiminde açın.Sana,sirke ve yumurtaları ilave edip yoğurun.Yumuşak ve pürüzsüz bir hamur elde edin.Hamuru buzdolabı poşetinin içine koyup,buzdolabında 15-20 dk.dinlendirin.İki naylon arasında 1/2 cm kalınlığında açıp,minik kalıplarla kesip hazırlayın.Üzerine yumurta sarısı sürün ve çörek otuyla süsleyin.Önceden 175 derecede ısıtılmış fırında 15-20 dakikada olur.
Afiyet olsun,böylece ilk tarifimi de yayınlamış oldum :))

02 Şubat 2008

SOBE


Geçenlerde sevgili, Tütü beni sobelemişti.


İsminiz:Ahter Suzan


Lakabınız:Suzi


Doğum Yerim:Almanya(10 aylıkken İstanbul'a gelmişiz,bir daha da gidemedim)


Hobilerim:Müzik dinlemeyi çok severim,mutfakta radyom hep açıktır.Sahilde bisiklete binmek.(uzun zamandır ihmal ettim,baharı sabırsızlıkla bekliyorum)


Etkilendiğim kitap:Nermin Bezmen'in Kurt Seyt ve Murka kitabını bitirdiğimde çok etkilenip ağlamıştım.O serinin hepsini okumuştum.

En değerli üç şeyim:İki oğlum ve ailem...

Gitmek istediğim yer:İtalya ve özellikle Positano

En yakın blog arkadaşım:İlk sırada Ayşem var.Daha sonra Gelincik Burcu,Eda Suner,Pastacı Burcu,Ufuk, Hilal,Münevver abla,Tütü ve daha çoook arkadaşım var...

En sevdiğim şarkı:Bu aralar devamlı Enbe Orkestrasını dinliyorum.Aslı Güngör ve Ferhat Göçer'in beraber söylediği,Kalp kalbe karşı şarkısına bayılıyorum.

Unutamadığım bir anı:Biraz unutkan bir yapım var:))Ama Büyükçekmece ve Avşa'da çocukken geçirdiğim yaz tatillerimi unutamam.

İdeal kadın nasıl olmalı?:Anaç bir yapısı olmalı,o zaman daha sevecen olurmuş gibi geliyor.Kibirli olmamalı ve arkadaş canlısı olmalı...

İdeal erkek nasıl olmalı?:Etrafındaki olaylara duyarlı olmalı,çocuklarıyla ilgili olmalı ve kibar olmalı vs...

Teknolojinin gelişi olumlumu-olumsuzmu?:Tabiiki olumlu,yoksa nasıl burda olabilirdim ki :))

En sevdiğim yemek:Aslında pek yemek seçmem.Kıymalı patatese bayılırım.

En sevmediğim yemek:Balık yerim ama keşke olsa demem.Kılçık olayından pek hoşlanmam...

Hayattaki en büyük korkum:Çocuklarımı kaybetmek(çok sevdiğim bir arkadaşım kızını kaybetti,hala kendime gelemedim)

Mantık evliliğimi-aşk evliliğimi?:Tabii ki aşk evliliği,mantık evliliği bana göre değil...

Hayattaki sevinç kaynağım:Çocuklarımın hayatta sağlıklı ve başarılı olması...

Blog sahibi hakkında düşündüklerim :))İyiki Ayşem'in tükkan açıldı da Tütü ile tanıştım.Onunla çok güzel sürprizler hazırladık,böyle şeylere bayılır.Verdiği sözü tutar ve unutmaz.Çocuklarına va ailesine düşkün....Ve komik bir kadındır,kendisiyle bile güzelce dalga geçer...

Sanıyorum,bu kadar yeter.Ben kimseyi sobelemiyeceğim,bu aralar herkes çooook yoğun.Kimseyi sıkmak istemiyorum,sevgiler..

26 Ocak 2008

TEŞEKKÜR-2

Ve Gelincik Burcu,onunla tanışmam da pastaları sayesinde oldu :))Yazışmalarımızda oğullarımızdan da sohbet ediyorduk.Anadolu yakasında Bake Shop açıldığında çok sevindim.Görüşmelerimiz daha sık olmaya başladı...Küçük oğlumun doğumgününde nasıl pasta yapabilirim diye kara kara düşünüyordum.Pasta yapmayı teklif etmesi,benim için çok önemlidir.Mert hala davul pastasından bahseder :))
Veeee günlerden bir gün,Bağdat caddesinde sevgili Eda ile karşılaştım.Çekingen bir yapım olmasına rağmen,yanına gittim ve merhaba dedim :))Bana o kadar sıcak davrandı ki,ogünden beri görüşüyoruz.Mahlep kokusu onun sayesinde hazırlandı ve bana çok yardımcı oluyor.
Bu arada Edi'cim,seni beklemeden yazmaya başladım:))) Hatalarım oluyor,kusura bakmayın...Yakında Edi'cimle gereken düzeltmeleri yaparız,burda olmaktan çoooook mutluyum,sevgiler.....
Not:Unuttuğum arkadaşlarımdan da yakında bahsedeceğim...

TEŞEKKÜR...

Birbuçuk sene kadar önce,bloglarda dolaşırken tesadüfen Portakal Ağacı sayesinde güzel bir başlangıç yaptım.Kek yapmayı bile pek beceremezken,onun sayesinde kendime güvenim geldi.

Çikolata delisi olduğum için,Pastacı Burcu'nun tariflerine bayılıyordum.Ama başlarda denemeye çekiniyordum...Burcu ile yazışmalarımızda,bana o kadar cesaret veriyordu ki,denemeye başladım.Burcu beni hiç tanımadığı halde,yazışmalarımız sayesinde kermesimize gelmişti.Kurabiyeler ve minik muffinler bırakıp,kermesimize katkıda bulunmuştu.Bu benim için çok büyük bir olaydı :)

Pastacı Burcu,kızının doğumgününe davet ettiğinde çok sevinmiştim.Küçük oğlumla çok güzel bir partiye katıldık...Orada Ayşem,Ufuk ve Zuhal ile tanıştım.Çok sıcak sohbetlerimiz oldu.

Ayşem ile çekilen fotoğraflar sayesinde yazışmalarımız başladı.O da sağolsun,çok cana yakın davrandı...Hani derler ya,soğuk kış günlerinde Ayşem içimi sıcacık yaptı.

Ayşem'in tükkanında(her zaman koşa koşa giderim,oranın sıcaklığı bir başkadır)dostlarla hep karşılaşırım.Tütü ile orda tanıştım ve sevdik birbirimizi...Onunla Ayşem'e sürprizlerimiz olmuştur :)))

23 Ocak 2008

Okurken Blogger Olan ♥ Suzi ♥

Merhaba

Beni az çok bloglarınıza yazdığım yorumlardan, yemekçi ve pastacı arkadaşlarla katıldığım etkinliklerden tanıyorsunuz. Yani ♥ Suzi ♥ ... Sizlerin "Haydi Suzi artık sen de blog aç." ısrarlarınıza dayanamadım ve işte sonunda Mahlep Kokusu'ndayım. Hepinize sevgiler...